top of page
  • Yazarın fotoğrafıKheireddine Saidi

Analiz | Covid-19 Salgınının K.Afrika Ülkeleri Üzerindeki Etkileri ve Türkiye'nin Fırsatları

Güncelleme tarihi: 3 Şub 2022



Giriş


2019 yılından bu yana tamamen kapanması nedeniyle dünya enerji talebindeki düşüş, ihracatları ağırlıklı olarak enerji mamulleri satışına dayanan Kuzey Afrika ülkelerinin gelirlerinde de düşüşe sebep oldu. Mesela, Cezayir ve Libya’nın mali gelir göstergeleri, bu ülkelerin kamu gelirlerinde 2020’nin ilk üçte birinden başlayarak önemli bir düşüş gösterdiğine işaret etmektedir. Bazı göstergelere[1] göre aynı durum bölge ülkelerine ait hisse senedi endekslerinde %70’ten fazla değer kaybederek en düşük seviyelere inmek suretiyle yaşanmıştır.


1. Düşük petrol fiyatlarının Kuzey Afrika ülkelerinin ekonomilerine etkisi


Dünya Ticaret Örgütü bölge ülkelerinin dünya ihracatına katkısındaki genel düşüşün değerinin % 9,5 olduğunu bildirmektedir[2]. Bu, Avrupa'daki ana ortaklardan, özellikle İtalya ve İspanya'dan gelen enerji mamulleri talebindeki önemli düşüşten kaynaklanmaktadır. Bu daralma ise anılan ülkeler tarafından tam bir yasağın uygulanmasından dolayı, 2019’un ilkbaharında günlük 98 milyon/varil olan günlük talebin, 2020 bahar aylarında günde 72 milyon/varile düşmesi suretiyle gerçekleşti. 2020 yılı Nisan ayında petrol fiyatlarının 18 doların altına düşmesinde büyük payı olan[3] bu gelişme Cezayir ve Libya’yı da doğrudan etkilemiştir. Cezayir'in en büyük enerji şirketi "Sonatrach"ın genel müdürü, fiyatlardaki düşüş ve salgının tesirleri sonucunda şirketin kaybedeceği değerin 10 milyar doların altında olmayacağını açıklamış, beklendiği gibi 2019 yılına göre şirketin 2020 yılı cirosunda %41 düşüş kaydedilmiştir[4].


Aynı durum ithalatta da gerçekleşti. Salgın sebebiyle zaruri olmayan birçok talebin iptal edilmesine bağlı olarak ithalat 2019 yılına göre %16 düştü. Bu verilere bakarak hem Cezayir'in hem de Libya'nın iki kriz yaşadığını söyleyebiliriz; salgının krizi ve enerji ürünlerine ​olan talepteki düşüşün krizi[5]. Bazı ülkelerin halen uygulamakta olduğu kapanma tedbirlerinin bir sonucu olarak bu iktisadi daralmanın devam edeceği tahmin edilebilir.


2. Genel yasağın Kuzey Afrika ülkelerinin ekonomilerine yansıması


Salgının yansımaları sadece ticaretle sınırlı kalmamış, Tunus ve Fas'taki etkisi başka alanlarda da kendini göstermiştir. 15 Mart 2019 tarihinden itibaren karşılıklı olarak yurt dışı seyahatlerin askıya alınması yönündeki uygulamaları iki ülke arasındaki turizm faaliyetlerini durdurmuştur. Hâlbuki, yabancı turizminin toplam turizm gelirine katkısının %66 olarak tahmin edildiği Fas için bu alan çok önemlidir[6]. Ülke gelirleri, turizm sektörünün gayri safi yurtiçi hasılaya katkısının payı olan %11 eşdeğerinde düşmüş, yurt dışında çalışan Fas vatandaşlarının her yaz ülkeye getirdiği yabancı para da, 2019-2020 arasında bunu yapmanın imkânsızlığı sebebiyle azalmıştır. [7]


Gayri safi yurtiçi hasılanın %7-13'üne ulaşan katkısıyla turizm sektörüne önemli ölçüde bağlı olan Tunus'ta da durum pek farklı olmadı. 2018 yılında yaklaşık 9 milyon ziyaretçi sayısıyla 2 milyar dolar gelir sağlamış olan Tunus'un 2019-2021 kapanma sürecinde bunu gerçekleştirmesi mümkün değildi.


Tunus’un, 27 Haziran 2020'de hava sahasını yeniden açarak turizmi canlandırmaya çalışması müspet değil menfi neticeye yol açtı; salgının etkisi yayılırken, turizm sektörü herhangi bir iyileşme göstermedi[8]. Genel gelirler bakımından turizm sektörüne bağımlı olmamaları sebebiyle Libya ve Cezayir'de salgının ülke bütçeleri üzerinde büyük bir tesiri olmazken, başta Hac ve umre seyahatleri alanında faaliyet gösteren şirketler olmak üzere turizmde çalışan küçük ve orta boy firmaları oldukça etkiledi. Suudi Arabistan'ın 27 Şubat 2020 tarihli Hac ibadeti ve Umre ziyaretini askıya alma kararı, iki ülkede çok sayıda turizm şirketinin iflas ilan etmesine yol açtı. Mesela, Turizm Acenteleri Sendikası başkanı turizm şirketlerinin gelirinin 80%’inden fazlasını kaybettiğini açıkladığı Cezayir’de 40 turizm acentesi da iflas etti[9]. Umre ve Hac ibadetinin askıya alınması kararı aynı şekilde Libya’da turizm şirketlerinin çok ağır kayıplara uğramasına sebep oldu.


Salgınla ortaya çıkan tahditler bölge ülkelerindeki nakliye şirketlerinin faaliyetlerini de önemli ölçüde etkileyerek taşımacılık sektörlerinde büyük mali kayıplara yol açtı. Birçok yolcunun rezervasyonlarını iptal etmesine bağlı olarak Cezayir turizm şirketleri gelirlerinin %50'sinden fazlasını kaybetti[10]. Cezayir hava yolu şirketi Air Algerie'nin zararı 2019’da yaklaşık 135 milyonu bulurken 2020’de bu rakam 272 milyon dolara yükseldi[11].


Libya Havayolları, salgın sebebiyle ortaya çıkan gelir kaybının, Libya'da devam eden savaştan kaynaklanan kaybın neredeyse aynı olan 271 milyon doları bulduğunu açıklayarak hükümetin müdahale edip şirketi iflastan kurtarmasını talep etti[12].


3. Kuzey Afrika ülkelerinde genel yasağın sanayi kesimine etkisi


Çin ve Avrupa'daki genel kapanma, bölgedeki sanayi sektörüne de yansıdı. Birçok yedek parça ve malzemenin yanı sıra finansmanın da büyük ölçüde Çin ve Avrupa'dan temininin ortaya çıkardığı bağımlılık etkilenmeyi artırmaktadır. Mesela, Çin'in salgın sebebiyle 2020 yılının başlarındaki kapanma uygulaması Cezayir ve Fas'taki sanayi sektörüne doğrudan yansıdı. Fransız "Renault" şirketi, ihtiyati tedbir olarak geçici olarak kapattığı İspanya'daki fabrikalarından temel parça temininde yaşanan zorluk sebebiyle Tanca ve Kazablanka'daki fabrikalarını da kapatmak zorunda kaldı. Renault'nun Fas'taki iki fabrikasında üretim faaliyetlerini genişletmek amacıyla planladığı 50.000 Faslı işçinin mesleki eğitimi programını durdurması Fas'ın yurtdışına yaptığı otomobil ihracatının 2019 yılına göre %10 azalmasına sebep olarak Fas'ın yurtdışı ihracatına olumsuz yönde etkiledi[13].


Otomotiv sektörünün genel olarak önemli bir gelir kaynağı olmadığı Cezayir'e gelince, salgının bu endüstri üzerindeki etkisi iki sebepten dolayı zayıftı. Birincisi, Renault fabrikasının üretim kapasitesi yıllık 130.000 araç haddini aşmayan asgari ölçüdeydi ve iç talebe yönelikti. İkinci sebebi ise şirketin, devlet tarafından tahsis edilen yedek parça ithalatı payını tüketmiş olmasıydı[14].


Esas olarak yarı mamul malzemelere ve Çin teçhizatına bağlı olması ve Avrupa’daki şartlardan çok etkilenmemesi sebebiyle Tunus'taki sanayi sektöründe durum Cezayir’den farklı değildir.


Her halükarda iktisadi ölçekte dolaylı etki olarak Covid-19 salgınının bölge ülkelerinin geleceği üzerindeki çok büyük etkilerini açıkça görebiliriz. Mesela, 2021 yılında Tunus, dış borçlarını ödemek için GSYH'sinin % 7'sini feda etmek zorunda kalacak[15]. Mesele sadece Tunus ile sınırlı değil; Cezayir'de de ham petrol üretimindeki düşüşe ağlı olarak GSYH’nın 2019 yılındaki salgın öncesine göre %4 oranında azalacağı tahmin ediliyor[16].


Geçmişe bakıldığında bölge ülkelerinin iktisadi kalkınma çabalarının petrol modeli ve yarı yatırım modeli olmak üzere iki modelle sınırlı kaldığını söylenebilir. Dolayısıyla enerji hammaddeleri ihraç eden Libya ve Cezayir’in genel döviz varlıklarını artırma konusunda orta vadede dünya petrol talebindeki artıştan başka bir çözüm olmayacak. Bu durum uygulanabilecek açık ekonomik planların yokluğundan kaynaklanmaktadır.


Tunus’a gelince esas olarak dış turizme bağlı olan bir ülke, turizm alanını yeniden açmak için iki meseleyi halletmesi gerekiyor. Birincisi sağlık hizmetleri meselesi, ikincisi siyasi karışıklıklar. Bu sorunların şu anda çözümleri oldukça zor görünüyor ve bu yüzden Tunus’un geleceğinin daha meşakkatli olacağı tahmin edilebilir.


Fas, mevcut aşamayı en küçük hasarla atlatabilecek en yetenekli ülke gibi görünse de, bunun gerçekleşmesi özellikle bir yanda Çin ve İspanya'daki otomobil fabrikalarının yeniden faaliyete geçmesi, diğer yanda ise otomobillere yönelik küresel talebin 2021-2022 yılarından itibaren artmasına bağlı görünmektedir.


Moritanya’da salgının ekonomi üzerindeki etkisine dair resmi verilerin olmaması bu ülke hakkında değerlendirme yapmaya imkan vermiyor.


4. Türkiye'nin bölge ile ticari ilişkilerini geliştirmeye dair iktisadi fırsatları


Kuzey Afrika ülkelerindeki mevcut iktisadi zorluklar Türkiye'nin ekonomik olarak yararlanabileceği fırsatlar da barındırmaktadır. Fırsatlardan istifadenin öncelikli adımı bu ülkelerle ticari bağları güçlendirmek olacaktır. Türkiye bu ülkeler ile arasında hâlihazırda bazı aksaklıkların olduğu deniz ulaşım güzergâhlarını yeniden canlandırarak coğrafi yakınlıktan iktisadi olarak istifade edebilir.


Türkiye'nin Fas ve Cezayir'deki otomotiv endüstrisine birçok ürün ve yedek parça sağlayabildiği ve Türkiye'den bu ülkelere sevkiyatların daha kısa sürelerde yapılabilirliği göz önüne alındığında Çin'den tedariklere nispetle daha az talep gören temel ihtiyaçları tedarik etmek için imalat sanayilerindeki tecrübesini kullanabilir. Çin’in uzaklığı tedarikçi olarak Avrupa'yı bu ülkeler için en iyi seçim haline getirmektedir. Ancak Türkiye'nin bölge ülkelerin pazarlarına rekabetçi fiyatlarla girmesi durumunda tedarikçiliğinin, bölge ile tarihi ilişkilerinin ön saflarına geçeceğini ifade etmek mümkündür.


Türk şirketleri, tıbbi makineler konusunda salgın krizini aşmak için bu ülkelerin hükümetlerinin hâlihazırda sunduğu gümrük muafiyetlerinden ve ekonomik teşviklerden de faydalanarak yatırım yapabilirler. Bu ülkelerdeki birçok sektörde yatırım imkânları olmakla birlikte Türkiye'nin yatırımda büyük alan bulabileceği öncelikli sektör sağlık sektörüdür.


Cezayir’in de bu sektördeki tecrübe ve başarısı dikkate alındığında Türkiye ile Cezayir ve Fas gibi Kuzey Afrika ülkeleri arasında tekstil sektörünün de güçlü bir işbirliği sahası olabileceği görülmektedir.




[1] https://www.imf.org/ar/Search#q=Middle%20East%20and%20North%20Africa&first=40&sort=relevancy [2] Daha fazla ayrıntı için bakınız: Resim 3. [3] Uluslararası Para Fonu'nun Orta Doğu ve Kuzey Afrika için Bölgesel Ekonomik Görünümüne bakınız: Middle East and North Africa Régional Economic Outlook. • https://www.imf.org/external/index.htm [4] Cezayir'deki Enerji Bakanlığı'nın açıklaması, Cezayir Haber Ajansı, Sonatrach için 10 milyar dolarlık kayıp http://www.aps.dz/ar/economie/94176-10 [5] Jihad Azour: Middle East and North Africa Regional Economic Outlook April 2020, International Monetary Fund, p. 5. [6] Bu konu hakkında daha fazla ayrıntı için, Fas Politika Analizi Enstitüsü'nde araştırmacı Othman Amkour tarafından yayınlanan araştırmaya bakınız. • https://mipa.institute/7545?fbclid=IwAR1pA1OCfhC1mVAIy2RCm8djx5O4yvG0FRgynjUK-_oeOXr5mZk3ba85D_g [7]https://www.alaraby.co.uk/, 52.000 Çinlinin rezervasyonlarını iptal etmesinden etkilenen Royal Air Maroc'un gelirlerine yansıdığı gibi, 2019 Mart ortasından sonra tüm uçuşlarını askıya almak zorunda kaldı[7]. [8] Sousse'deki turizm raporları şehirlerde hayaletler, https://www.aa.com.tr/ar [9] Tourism and travel agencies in the face of the Corona pandemic: an "earthquake" hits the sector, https://www.aps.dz/ar/economie/87144-2020-05-13-14-44-00 [10] The current health crisis has led to losses of 50 percent of the turnover of the Algerian Maritime Transport Complex http://www.aps.dz/ar/economie/86258-50 [11]Algeria expects major losses for the Air Algerie to Covid 19, https://www.skynewsarabia.com/business/1362174 [12] Ahmed Al-Khamisi: Libyan airlines ask for rescue because of Corona and Haftar, The New Arab, August 09 2020, https://www.alaraby.co.uk [13] Fas'ta otomotiv sektörü 2020 yılı ihracatının değeri yaklaşık 72 milyar dirhem, 22 Temmuz 2021,i24، https://www.i24news.tv/ [14] Renault Cezayir Üretim, Wadi Telilat, Oran'daki fabrikasının kapanmasını hariç tutuyor, 02 Ekim 2019, http://www.aps.dz/ar/economie/77252-2019-10-02-12-33-21 [15]Uluslararası Para Fonu Raporu: Ortadoğu, Kuzey Afrika, Afganistan ve Pakistan için Bölgesel Ekonomik Beklentiler 2020, s8. [16] A.e. s. 13.

bottom of page