top of page
  • Yazarın fotoğrafıAdem Aman Shibu

Soçi Zirvesi 2019: Rusya-Afrika İlişkilerinde Yeni Dönüm Noktaları

Son birkaç on yılda Rusya-Afrika ilişkileri; askeri temelli işbirliklerinin yanı sıra diplomasi, ekonomik kalkınma açısından eski Sovyetler Birliği'nin mirasına dayanan yeni bir aşama olarak ortaya çıktı. Bu bağlamda, 2019 yılında Soçi'de düzenlenen ilk Rusya-Afrika toplantısı, çağdaş dönemlerde Rusya-Afrika ilişkilerinde yeni bir dönemin başlamasının kilometre taşlarından biri olmuştur. Rusya'nın Afrika ile ortaya çıkan yeni işbirliği; ticaret ve yatırım, askeri konular ve özellikle güvenlik işbirlikleri alanında Afrikalı liderlere siyasi destek yoluyla ortaklıkların güçlendirilmesini derinleştiriyor. Şimdiye kadar Rusya'nın Afrika'daki müdahalesi; kıtadaki ABD, Çin, AB ve Hindistan'a kıyasla küçük ekonomik aktörleri rağmen zaman zaman artıyor.



43 Afrika Devleti liderinin katıldığı 2019 yılının ilk Rusya-Afrika zirvesinin ardından askeri temelli müzakereler başladı ve 21 Afrika ülkesi ile askeri üs kurmak için anlaşmaya varıldı. İşbirliği anlaşması aynı zamanda terörle mücadele eğitimini içeriyor. Halihazırda Rusya, Afrika'daki en büyük silah tedarikçisi konumunda bulunuyor.


Rusya Neden Afrika'da?


2014’te Ukrayna'nın Kırım'ı işgalinin ardından ABD, AB ve diğer aktörlerin uyguladığı yaptırımlar nedeniyle G8'in dışına itilen Moskova, politikasını ve stratejisini değiştiriyor. Ayrıca Rusya, yeni müttefikler kazanmak için Çin ve Hindistan gibi yeni pazarlar ve doğal kaynaklar edinmeyi ve ekonomik ekosistemi aracılığıyla gücünü tüm dünyaya yaymayı hedeflemektedir.


İlk Rusya-Afrika zirvesi 24 Ekim 2019'da Soçi'de yapıldı, tartışma yoğun bir şekilde kırk yedi deklarasyon maddesine ve ayrıca Rusya Federasyonu ve Afrika devletlerinin ulusal mevzuatına uygun olan farklı gündemlere odaklandı. Zirve özetinin ana teması şu şekildedir; BM Genel Sekreteri'nin inisiyatifine göre ve hem Rusya hem de Afrika ülkeleri için karşılıklı fayda kapsamında her üç yılda bir diyalog ortaklığı mekanizmasının kurulması; siyasi işbirliği; güvenlik ve hukuki konular; ticari ve ekonomik ortaklık; bilimsel, teknik, insani ve bilgi işbirliğinin yanı sıra çevre koruması.



Rusya'nın Afrika Üzerindeki Etkisi


Tarihsel olarak Moskova ile Afrika ülkeleri arasındaki jeopolitik rekabetin şekillendirdiği ilişki, SSCB zamanlarına kadar uzanıyor ve aynı zamanda sömürgecilik karşıtlığı, modernleşme ve genel olarak ulus inşası konusunda ortak bir vizyonu paylaşıyorlardı. Ayrıca çeşitli Afrikalı liderler sadece bugün değil geçmişte de Moskova'nın bazı politikalarını etkilemiş ve paylaşmışlardır. Örneğin, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin ilk başbakanı Patrice Lumumba, Tanzanya'dan Julius Nyerere, Zambiya'dan Kenneth Kaunda, Gana'dan Kwame Nkrumah, Senegal'den Leopold Senghor, Gine'den Sekou Toure ve Mali'den Modibo Keita, o dönemde öyle ya da böyle Marksist-Leninist sosyalizm ideolojisi ile ilişkilendirilen birkaç Afrika lideridir.



Halihazırda yeni ortaya çıkan Rusya-Afrika ilişkilerine bağlı olarak Rusya, Afrikalı liderleri dış politika ve stratejik karar alma süreçlerinde destekleyerek büyük rol oynamaktadır. Bazı araştırmalar %37,6 ile ABD, %16,3 ile Fransa ve %9,2 ile Çin'in önde geldiğini ortaya koymaktadır. 21 Afrika ülkesi arasında Moskova'ya karşı askeri üslerle ilgili imzalanan anlaşma, meseleleri daha da güçlendirecek gibi görünüyor.


Şimdiye kadar 43 Afrika devlet başkanının katıldığı Rusya-Afrika zirvesine Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Mısır Devlet Başkanı Adel Fattah el-Sisi ortaklaşa ev sahipliği yaptı.


Zirveden sonra, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşıyla ilgili bir BM Genel Kurulu kararında Eritre, BM'ye karşı oy kullandı ve Güney Afrika, Mali, Mozambik ve Angola da dahil olmak üzere diğer 18 Afrika ülkesi çekimser kaldı.



Bununla birlikte, Rusya'nın Afrika'ya dayattığı etki, eski Sovyetler Birliği karşı-emperyalizminin veya sosyalist ideolojininkiyle eşdeğer olarak değerlendirilemez. Ancak bugünlerde Putin/Moskova, Rusya'yı yeniden bir dünya gücü olarak yeniden inşa etmek için Afrikalı otoriter liderlerin bağlarına erişmeye odaklanıyor. Stratejisinde başarılı olmak için Moskova, Afrika seçimlerini kendi lehine manipüle etmeye ve daha kırılgan ülkelerle ve kaynak açısından zengin ülkelerle temas halinde olmaya güveniyor.


Rusya-Afrika arasındaki ticaret hacmi 2021'de ikiye katlanarak 2015'ten bu yana 20 milyar dolar olarak tahmin ediliyor. İhracat-ithalat mal ve hizmet ilişkilerinde Rusya'nın 14 milyar dolar mal ve hizmet ihraç ettiğini, ancak Afrika ürünlerinden sadece 5 milyar dolar ithal ettiğini belirtmekte fayda var.


Rusya-Ukrayna Krizinin Afrika İşbirliğine Etkisi


Rusya Ukrayna savaşı, Avrupa tarihinin 2. Dünya Savaşı'ndan sonraki en büyük krizidir ve bu savaş, Rusya-Afrika ortaklıkları için yeni bir dönemece girilmesini beraberinde getirmiştir. Bu savaş kargaşasından sonra, her iki ülkeden (Rusya ve Ukrayna) Afrika'ya ithal edilen buğday ve bazı tahıllar önemli ölçüde düştü. Örneğin, Tunus'ta buğday ithalatında %15, Güney Afrika’da %7, Kamerun’da %14, Cezayir’de, Etiyopya’da ve Libya’da %9,6, Kenya’da %7,9, Uganda’da %7,1, Fas’ta %6,2, Mozambik ve Ukrayna'da %6 düşüş kaydedildi. Ortalama olarak diğer hububat ithalatı %19, diğer taraftan hububat ithalatı ise %25 azaldı.




Ayrıca, çoğu Afrika ülkesi yahut yoksul ülke, korona salgını ve özellikle iklim değişikliği krizi sonrasında Rusya-Ukrayna savaşının yaşanması ile birlikte gıda güvenliği ve enerji fiyatları açısından oldukça zarar görmektedir. Açıkçası, Rusya-Ukrayna savaşları nedeniyle sadece Afrika'nın değil tüm dünyanın, özellikle uluslararası pazar aşamasında enerji fiyatları, turizm destinasyonları ve gıda fiyatları nedeniyle büyük bir kayıp ve krizle karşı karşıya olduğuna şüphe yok. Dolayısıyla bu nedenle gelişmiş dünya ile karşılaştırıldığında Afrika ülkelerinin kırılganlığı diğerlerine göre daha yüksektir.



Sonuç


Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, tüm dünya ticaret ekosistemini veya ağını etkilemiştir. Ayrıca, Afrika'nın ekonomik koşulları üzerinde, özellikle gıda fiyatlarının yanı sıra enerji fiyatlarının şu ya da bu şekilde fırlaması çok fazla baskı oluşturmuştur. Tarihsel olarak, Rusya-Afrika ilişkisi yeni değildir. Ancak mevcut tartışma ve zirve, ticari ve askeri temelli işbirliği yoluyla ekonomik bağları bir anlaşmadan daha fazla yükseltmek için ilişkiyi ve ortaklık işbirliğini daha yüksek bir seviyeye yükseltmiş ve güçlendirmiştir.

15 görüntüleme
bottom of page