top of page
Yazarın fotoğrafıAlioune Aboutalib Lô

Bassirou Diomaye Faye'nin Seçimi: Senegal, Bambu Bir Demokrasi



Senegal, on yıllardır belli bir demokratik temel inşa ettiğini iddia edebilen Afrika ülkelerinden biri olarak tanınmaktadır. İktidarın sandık yoluyla üç kez barışçıl bir şekilde el değiştirdiği “Teranga” ülkesi, büyük Afrika demokrasileri seviyesine ulaşmak için uzun bir yol kat etmiştir. Özellikle demokrasinin bir seraptan ibaret olduğu ve sözde demokratik araçların anti-demokratik eylemleri meşrulaştırmak için kullanıldığı özellikle Fransızca konuşulan Afrika ülkelerinde Senegal bir modeldir. Bassirou Diomaye Diakhar Faye'nin 24 Mart 2024'te seçilmesi ülkeyi bu sınırlı demokratik ülkeler çemberine sağlam bir şekilde sabitlemiştir. Gerçekte Senegal demokrasisi o kadar ciddi bir tehdit altındaydı ki, 2014'ten bu yana eski Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall'ın en azılı muhalifi haline gelen Ousmane Sonko'nun yerine aday olan Faye'nin iktidara gelmesi neredeyse bir mucize gibi görünmekteydi. Partileri PASTEF tehditlerden cinayetlere, hapis ve sürgünlere kadar her türlü zulme maruz kaldı, böylece parti aktivistlerinin ana motifi haline gelen “Proje” devletin tepesinde gerçekleştirilemedi. Bu makalede, Ousmane Sonko'nun iktidara gelmesinin belirli bir Senegal siyasi ve aristokrat sınıfı tarafından neden korkuyla karşılandığını anlamamıza yardımcı olan PASTEF'in öne sürdüğü fikirleri gözden geçireceğiz. İkinci bölümde ise, bir ay önce Senegal tam bir siyasi çıkmaz içindeyken Bassirou Diomaye Faye'nin seçildiği 24 Mart 2024'teki tarihi sonuca kısaca bakacağız.


PASTEF: Anti-Sistem

2014 yılında kurulan PASTEF, Senegal'in siyasi manzarasında zamanla yerini almış durumdadır. Pek çok kişi tarafından Batı yanlısı bir Başkan olarak algılanan Macky Sall'e karşı direnişin sembolü haline gelen Başkanı Ousmane Sonko aracılığıyla PASTEF, kısa sürede kendisini Senegal'deki geleneksel siyasi partilerin karşısında konumlandırmıştır. Siyasi tartışmaları teşvik etmek, eleştirel metinler yayınlamak, partinin faaliyetlerini finanse etmek için aktivistler tarafından bağış toplamak (kitle fonlaması), düzenli olarak “MONCAP Üniversite” etkinliği düzenleyen dinamik bir yönetici hareketi (Yurtsever Yöneticiler Hareketi-MONCAP) oluşturmak vb. vergi (vergi müfettişiydi), kamu politikası ve ekonomi alanlarındaki ustalığıyla lideri Ousmane Sonko kısa sürede daha fazla dikkat çekmeye başladı. 2016 yılında, Parlamento üyelerinin vergi yükümlülüklerini yerine getirmediklerini ihbar ettiği için kamu hizmetinden çıkartılmıştı. Bir yıl sonra, “Senegal: Gaz ve Petrol, Bir Yağmanın Kroniği” adlı ilk kitabını yayımladı. Bu kitapta, Cumhurbaşkanı Macky Sall, kardeşi Aliou Sall ve bu sektörde birçok mali suçla tanınan Rumen iş insanı Franck Timis'in dahil olduğu petrol sözleşmelerindeki yolsuzlukları ortaya çıkardı. 2017 yılında milletvekili seçildi ve Ulusal Meclis'teki siyasi yükselişini sürdürdü; burada hükümete ve eksikliklerine karşı yaptığı açıklamalar sosyal ağlarda büyük yankı uyandırmıştır.


Parlamentodaki konum, Ousmane Sonko ve PASTEF'e, politikaları etrafında bir anlatı oluşturmalarını ve giderek daha fazla Senegalliyi, özellikle de gençleri, mevcut sistemin içindeki yabancı güçlerin, Fransa'nın çıkarlarına hizmet eden bir oligarşik “sistem” olduğu ve bunun yıkılması gerektiğine ikna etmelerini sağlamıştır. Ousmane Sonko'nun o zamana kadar iktidarda olan siyasi elitlere karşı söylemi çok sertti ve yolsuzlukla mücadeleyi PASTEF projesinin dayandığı ana konulardan biri haline getirmişti. Anti-emperyalist söylemi ve giderek daha iddialı hale gelen pan-Afrikanist ideolojisi, Ousmane Sonko'nun ilk kez katıldığı 2019 başkanlık seçimlerinden önce bile onu pan-Afrikanizmde yeni bir figür haline getirmiştir. Seçimi, üçüncü kez katılan eski Başbakan Idrissa Seck ve kullanılan oyların %58'ini alarak ikinci dönem için yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Macky Sall'ın ardından yaklaşık %16 ile üçüncü sırada tamamlamıştır. PASTEF'in Senegal'in 14 bölgesinin neredeyse tamamında ilk 3 aday arasına girmeyi başarması, Senegal siyaset sahnesinde yeni bir siyasi gücün ortaya çıktığını göstermiştir.


2020'de Idrissa Seck her şeyden önce başkanlık hareketine katılmış ve bu da Ousmane Sonko'yu muhalefetin tartışmasız lideri olarak daha da kuvvetlendirmiştir. Ancak bu yükseliş karşısında Senegal, 2024 başkanlık seçimlerinin favorisi olarak görülen PASTEF ve lideri Ousmane Sonko üzerinde ezici güçle işleyecek bir diktatörlüğün ortaya çıkmasıyla siyasi tarihinin en kötü anlarını yaşayacaktır.



Mart 2021-Mart 2024: Karanlıktan Demokratik Aydınlığa Dönüş

Macky Sall, görevdeki ikinci döneminde, birçok gözlemciye göre, PASTEF'i bir şekilde yok etmeyi öncelik edinmiştir. PASTEF tarafından ilan edilen yolsuzlukla mücadele ve sistem değişikliği sadece insanları mutlu etmedi. Zaman içinde din, medya, finans ve siyaset dünyasından bir dizi isim, Macky Sall'in sadece Ousmane Sonko'nun 2024 başkanlık seçimlerinde aday olamamasını değil, aynı zamanda 48 saat içinde 300 milyon CFA frankından (498.000 dolar) fazla para toplayabilen çok yoğun siyasi aygıtının da hayatta kalamamasını sağlamayı amaçlayan politikasını bir bakıma desteklemiştir.

2021 ve 2024 yılları arasında Ousmane Sonko bir dizi hukuki ve siyasi olayla karşı karşıya kaldı: En iyi bilinen dava, kendisini tecavüzle suçlayan masaj salonu çalışanı Adji Sarr'ın davası, birkaç kez korkunç isyanlara neden oldu. İlk olarak Mart 2021'de Ousmane Sonko, araştırma bölümünden gelen bir davete icabet etmeye giderken tutuklandı. Dört ila altı gün boyunca en az 14 kişi öldürüldü ve bu sırada nüfusun büyük bir kısmı, özellikle de gençler, PASTEF liderini seçime girmesini engellemeye yönelik bir komplo olarak gördükleri olaylara karşı savunmak için ortaya çıkmıştır. Bu olay dini liderlerin arabuluculuğuyla durduruldu, ancak dava tekrar masaya yatırılarak Haziran 2023'te PASTEF liderinin tecavüzden beraat etmesinin ardından gençlere yönelik yolsuzluk suçundan dolayı gıyaben mahkûmiyetle sonuçlanmıştır.


Uluslararası Af Örgütü'ne göre bu ceza aynı zamanda en az 23 kişinin öldürüldüğü büyük gösterilere de neden olurken temmuz ayı sonunda tutuklanan Ousmane Sonko'nun gıyabında verilen ceza (Senegal yasalarının öngördüğü şekilde) düşürüldü, ancak Sonko'nun önünde bir başka dava daha vardı: PRODAC'ı (gençlere yönelik bir tarım projesi) yönettiği için denetim bürolarının raporlarında adı geçen eski Gençlik ve Turizm Bakanı'na karşı hakaret davası. İşte bu dosya, 2024 başkanlık seçimleri için adaylığının engellenmesiyle sonuçlanmıştır. Ancak tüm bu gürültü patırtı içinde Macky Sall, planları ve stratejileri içinde kendini kaybetmeye başlamıştı ve Ousmane Sonko da Bassirou Diomaye Faye'nin yedek aday olmasını sağlamayı başarmıştı.


Benzeri Görülmemiş Erteleme

3 Şubat'ta, 24 Şubat 2024'te yapılacak seçimler için başkanlık seçim kampanyası başlamak üzereyken Macky Sall, seçim organını toplayan kararnameyi yürürlükten kaldırarak seçimin ertelendiğini duyurarak ülke tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir karara imza attı.


Acil bir prosedürle, Ulusal Meclis'teki yardımcıları, Anayasa Konseyi tarafından reddedildikten sonra Karim Wade'in adaylığını oy pusulasına koyan PDS (Senegal Demokrat Partisi) ile iş birliği yaparak, Anayasa'yı tamamen ihlal ederek başkanlık seçimini ertelemek için oy kullandılar ve hatta Macky Sall'in adayı, dönemin Başbakanı Amadou Ba tarafından rüşvet almakla suçladıkları Anayasa Konseyi yargıçlarının yolsuzluk iddialarına ilişkin bir soruşturma komisyonu kurdular. Bu sıralar gürültü ve patırtı hat safhadaydı. Çeşitli kaynaklara göre, Başbakan Ba ile Cumhurbaşkanı Sall arasındaki ilişkiler zamanla kötüleşti ve anketler Bassirou Diomaye Faye'nin ilk turda zafer kazanacağını öngörüyordu. Bu durum Macky Sall'ın artık hesaba katmak zorunda olduğu bir gerçekti...


Ancak tüm bu gürültü patırtı arasında ışık Anayasa Konseyi'nin ''Bilge Adamları''ndan geldi. Konsey 16 Şubat'ta aldığı bir kararla, Cumhurbaşkanına tebliğ edilen kanun tasarısına dayanılarak çıkarılan ve seçim organının toplanmasını iptal eden kararnamenin yasal dayanaktan yoksun olduğuna ve bu nedenle iptal edilmesi gerektiğine hükmetti.


Meclis tarafından onaylanan ve cumhurbaşkanlığı seçimini 15 Aralık'a erteleyen yasa tasarısıyla ilgili olarak Konsey, bunun Anayasa'ya aykırı olduğuna karar vermiştir. Konsey, başkanlık seçimi için 25 Şubat tarihini korumanın bundan böyle mümkün olmayacağını belirtirken, Başkan Macky Sall'a, özellikle 2 Nisan'da planlanan görev süresinin bitiminden önce makul bir tarih bulmasını emretti. Bu tarihin ötesinde bir ertelemeyi sürdürmek için düzenlenen ulusal diyaloga rağmen, Anayasa Konseyi, Macky Sall'ın aklını başına toplayıp 24 Mart 2024 tarihini belirlemesinden önce, 30 Mart 2024 tarihini belirlemeye geri döndü.


Aynı zamanda, cumhurbaşkanlığı seçimlerine 10 gün kala, aylar önce hala cezaevinde olan Ousmane Sonko ve Bassirou Diomaye Faye, 2021'den 2024'e kadar olan siyasi olayları kapsayan tartışmalı bir af yasasının oylanmasının ardından serbest bırakılmıştır.



Sonuç

Sonunda, Senegal'i Teranga Ülkesi'nin uzun demokratik geleneğini neredeyse yok eden bir uçurumdan çıkmasını sağlayan Anayasa Konseyi'nin yetkisi olmuştur. 24 Mart 2024 tarihinde Bassirou Diomaye Faye Senegal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı seçildi. Birkaç gün sonra da Ousmane Sonko başbakan oldu.


Senegal'in siyasi tarihinde eşi benzeri görülmemiş bu olaylar sırasında, Senegal halkının ve sivil toplumun aktivizmi ve olgunluğu öne çıktı. Senegal kurtuluşunu, tüm Senegal halkı tarafından paylaşılan, bir bakıma Senegal halkının DNA'sının ve kimliğinin bir parçası olan ve şu anda Batı Afrika'nın başına bela olan darbelere başvurmadan (gerginliklere rağmen) barışçıl bir iktidar devrini garanti altına almayı mümkün kılan bu özgürlük ve demokrasi tutkusuna borçludur. Bambu eğildi ama asla kırılmadı...

1 görüntüleme

Comments


bottom of page